Aldatmayı, iki kişi arasındaki duygusal ve cinsel anlamda birbirine özel olma sözünün bozulması, duygusal ya da cinsel olarak başka bir kişiyle birlikte olunması şeklinde tanımlayabiliriz.
Antik çağlardan bugüne hayatın içinde olan aldatma, psikoloji, sanat, edebiyat ve bilimin önemli konularından biri olarak çok ilgi görmüş ve görmeye de devam ediyor. Aldatmayı konu alan kitaplar yazılıyor, filmler çekiliyor, anketler ve araştırmalar yapılıyor. Bu denli yoğun bir şekilde işlenen aldatma konusunda her kafadan bir ses çıkıyor ve sayısız mit (hurafe, doğru bilinen yanlış) kulaktan kulağa dolaşıyor. Yanlış bilgiler, insanların algılarını, kararlarını ve yaşamlarını etkiliyor. Aldatma ile ilgili neyin doğru, neyin yanlış olduğuna ilişkin karmaşanın giderilmesi için uzmanlar aldatma konusundaki gerçeklerin ve mitlerin altını çiziyor. Aşağıdaki listede gerçek aldatma vakaları üzerinde yapılan araştırma ve incelemelerin sonuçlarıyla ortaya konan bilinmesi gereken 30 gerçek yer alıyor.
ALDATMANIN 30 GERÇEĞİ…
- Her ilişki yüzde elli aldatma ihtimali içeriyor.
- Dünya gelinde yapılan çeşitli araştırmaların ortak sonucu erkeklerin yüzde altmışının, kadınların yüzde otuzunun aldattığını gösteriyor.
- Aldatmayan erkeklerin yüzde sekseni aldatmayı düşündüğü ya da istediği halde aldatmıyor.
- Erkekler seks, kadınlar aşk için aldatıyor.
- Aldatan kişinin verdiği ilk tepki genellikle inkâr etmek oluyor.
- Aldatmadan sonra çiftlerin çoğu ilişkilerine dört elle sarılarak aralarındaki bağı daha çok güçlendiriyor.
- Toplum tek eşliliği onaylamasına rağmen aldatma, televizyon, haber medya, edebiyat ve filmlerdeki rol modelleri aracılığıyla özendiriliyor.
- Aldatma, herkes için geçerli; cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi, sosyal ve ekonomik düzey ve kültür ayrımı bulunmuyor.
- Narsisistik ve borderline yapıdaki kişiler aldatmaya daha fazla eğilim gösteriyor.
- Depresyon ve bipolar kişilik bozukluğu gibi psikolojik nedenler aldatmaya yol açabiliyor.
- Kadınlarda aldatma eğilimi 35 yaş üzerinde artıyor.
- Evlilikte aldatmanın en az görüldüğü zaman evliliğin ilk yılı.
- Erkekler ilişkilerinde mutluyken de aldatıyor ama mutlu kadınlar eşlerini aldatmıyor.
- Çocuk sahibi olmak aldatma olasılığını azaltmıyor, artırıyor.
- Erkekler yalnızca eşlerinden güzel kadınlarla değil, çirkin olanlarla da aldatıyor.
- Aldatan eşinden intikam almak için aldatma yoluna en çok kadınlar başvuruyor.
- Kadınlar eşlerinin cinsel aldatmasını daha kolay affederken, erkekler için eşlerinin cinsel aldatması cinayet nedeni bile olabiliyor.
- Kadınlar eşlerinin aldattıklarını bilerek buna göz yumabiliyorlar.
- Annesi ya da babası aldatan kişiler veya ailesinde aldatma hikayesi olan çiftlerde aldatma eğilimli olabiliyor.
- Aldatma sevgililer arasında evli çiftlerden daha fazla yaşanıyor.
- Boşanmış erkekler sonraki ilişkilerinde daha fazla aldatma eğiliminde oluyor.
- İnternet ve sosyal medya aldatma oranlarının artmasına katkı sağlıyor.
- Eşler birbirlerini çoğunlukla iş arkadaşlarıyla aldatıyor.
- Evliliklerde aldatmaların büyük çoğunluğu boşanma ile değil barışma ile sonuçlanıyor.
- Aldatma, boşanma nedenleri arasında ilk sırada yer almıyor.
- Aldatma nedeniyle ayrılan ya da boşanan çiftlerin yüzde yetmişi daha sonra bu kararlarından pişmanlık duyuyor.
- Aldatanların yüzde sekseni eşlerinden ayrıldıktan sonra diğer ilişkilerine de devam etmiyor.
- Aldatmaların yüzde on beşi eşler tarafından fark edilmiyor.
- Aldatan kişi aldattığı için değil, yakalandığı için daha çok üzülüyor.
- Bilim insanları aldatma geni olup olmadığını araştırma çalışmalarını sürdürüyor ama henüz netleşen bir tablo yok.
