Güzel ülkemizin başı sağ olsun; yine canımıza kıydılar, yine canlarımızı koruyamadık, yine öfkeliyiz, yine çaresiziz. Acımız çok büyük! Ankara’daki patlamada hayatını kaybeden canlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı, yaralılara acil şifalar diliyorum. Terörün her türüne, insan hayatına kasteden herkese, kâr-zarar hesabı yapanlara, insanlıktan çıkanlara vicdanlarının sesini dinlemelerini, sağduyu ve hoşgörü tavsiye ediyorum. Yorulduk artık…
ZOR OLAN ACIDAN KAÇINMAK DEĞİL KÖTÜDEN KAÇINMAK…
Mevlana'nın dediği gibi; dokunamadığımız, göremediğimiz, dindiremediğimiz bir acı taşıyor yüreğimiz; biraz yalnızlık, biraz hüzün, biraz çaresizlik… Severek ve dokunarak insanlaşıyoruz, sağduyulu ve hoşgörülü olabiliyoruz, başkalarına acı vermek yerine acılarını paylaşabiliyoruz, güzel günlere olan inancımızı koruyabiliyoruz. Ancak bazı acılar var ki çaresizlikle yaşıyoruz, cam kırıkları gibi ağzımıza dolduruyoruz, sussak utanıyoruz, konuşsak kanıyoruz. Oysa zor olan acıdan kaçınmak değil, kötülük yapmaktan ve kötü olmaktan kaçınmaktır, bunu unutuyoruz…
İNSAN OLDUĞUMUZU HATIRLAMAK GEREKİYOR…
Yıllardır ekilen ayrıştırma ve ötekileştirme tohumlarının TERÖR ile yeşerdiği, SAĞDUYU ve HOŞGÖRÜ kültüründen hızla uzaklaştığımız çok ama çok zor günlerden geçiyoruz. Oysa masum insanları öldürmeyi gerekli kılacak büyüklükte bir düşünce veya dava yok, olamaz… Artık her şeyi bir yana bırakıp, İNSAN olduğumuzu hatırlamamız ve zamanın teskin edici etkisine güvenip acımızı derinden yaşayarak dersler almamız gerekiyor.
GEÇMİŞ DÜNYANIN EN İYİ ÖĞRETMENİDİR…
Acılarla yoğrulmuş güzel vatanımızda, dünün acısının bugünümüzün gücü olmasını diliyorum; hâlâ umutluyum, güzel günler geleceğine dair inançlıyım. Korkunun bizi mahkum edeceğini, umudun özgürleştireceğini, gülüşümüze kurşun sıksalar da, umudumuza kurşun işlemeyeceğini, en karanlık gecenin bile sona ereceğini ve güneşin tekrar doğacağını biliyorum. Çünkü umudun olduğu yerde yaşam davam eder. Muhtaç olduğumuz UMUT ve SAĞDUYU'nun, ruhumuzun derinliklerine nüfuz etmiş geçmiş hatıralarımızda, onlardan almamız gereken çok özel derslerde ve Mevlana, Yunus Emre gibi bilgelerin kulağımıza fısıldanmış sözlerinde gizli olduğuna inanıyorum. Çünkü değiştirilemez olan geçmişimiz, dünyanın en iyi öğretmenidir…
BİRLİĞE ULAŞ…
Mevlana'nın dediği gibi; beri gel, daha beri, daha beri. Bu yol vuruculuk nereye dek böyle? Bu hır gür, bu savaş nereye dek? Sen bensin işte, ben senim işte. Ne diye bu direnme böyle, ne diye? Ne diye aydınlıktan kaçar aydınlık, ne diye? Topumuz bir tek olgun kişiyiz, bir tek, ne diye böyle şaşı olmuşuz, ne diye? Zengin yoksulu hor görür, ne diye? Sağ soluna yan bakar, ne diye? İkisi de senin elin, ikisi de, peki, kutlu ne, kutsuz ne? Topumuz bir tek inciyiz, bir tek. Başımız da tek, aklımız da tek. Ne diye iki görür olup kalmışız, iki büklüm gök kubbenin altında, ne diye? Sen habire gevele dur bakalım, habire "Uzun boylu birlik çam ağacı" de, sonu nereye varır bunun, nereye? Şu beş duyudan, altı yönden, varını yoğunu birliğe çek, birliğe. Kendine gel, benlikten çık, uzak dur, insanlara katıl, insanlara, insanlarla bir ol. İnsanlarla bir oldun mu bir madensin, bir ulu deniz. Kendinde kaldın mı bir damlasın, bir tane. Erkek aslan dilediğini yapar, dilediğini. Köpek köpekliğini ededurur, köpekliğini. Tertemiz can canlığını işler, canlığını. Beden de bedenliğini yapar, bedenliğini. Ama sen canı da bir bil, bedeni de, yalnız sayıda çoktur onlar, alabildiğine, hani şu bademler gibi, bademler gibi. Ama hapishanedeki yağ bir. Dünyada nice diller var, nice diller, ama hepsinde de anlam bir. Sen kapıları, testileri hele bir kır, sular nazlı bir yol tutar, gider. Hele birliğe ulaş, hır gürü, savaşı bırak, can nasıl koşar, bunu canlara iletir…
“Vajinismus”, cinsel bir işlev bozukluğu olarak tanımlanan ve kadınlarda cinsel ilişki sırasında PSOAS kaslarının, pelvik…
Yoğun stres, gerginlik, anksiyete, mükemmeliyetçi kişilik yapısı, suçluluk ve günahkarlık duyguları, bilinçli ve bilinçdışı düşünceler…
“Cinsel fanteziler”, insanoğlunun hayal dünyasının sınır tanımayan ve sınırlanamayan yaratıcı motifleridir. Cinsel fantezi kurmak kolaydır,…
Her erkek egemen toplumda olduğu gibi ülkemizde de en aşılmaz tabularından biri penis, penis boyu…
Beş duyu ile alınan cinsel uyaranlar ve cinsel fantezilerle beyinden kalkan cinsel uyarılar omurilik üzerinden…
En sık görülen cinsel sorunların başında yer alan “erken boşalma”, cinsel etkinlikler sırasında bir erkeğin…