Bireylerdeki cinsel işlev bozukluklarının ortaya çıkmasında ve devam etmesinde etkili olan birçok neden vardır. Bazen psikolojik ve organik olarak ayrım yapılabilirken bazen de birlikte rol oynamaları söz konusu olabilmektedir.
Bunun yanı sıra, problem organik nedenlerden dolayı oluşup daha sonra psikolojik etkenlerde işin içine girebilmektedir. Kısacası cinsel işlev bozuklukları çok yönlü bir etkileşim sürecinin sonucunda ortaya çıkmaktadır ve bu sorunların ortaya çıkmasında hazırlayıcı, başlatıcı ve sürdürücü etkenler bulunmaktadır.
Hazırlayıcı etkenler, bireyin herhangi bir cinsel işlev bozukluğu geliştirmesine yatkınlık sağlayıcı unsurlardır. Başlatıcı etkenler, bir cinsel işlev bozukluğunun ortaya çıkmasında rol oynayan organik ve psikolojik çeşitli etkenleri içerir. Bunlar; bedensel hastalıklar, depresyon ve diğer psikiyatrik hastalıklar, ilaçların yan etkileri, alkol ya da madde kullanımı, gebelik, doğum ve emzirme, yaşlanma, sadakatsizlik, partnerde cinsel işlev bozukluğu, abartılı performans beklentileri ve ilişkide yaşanan sorunlar gibi etmenlerdir.
Cinsel işlev bozukluğu hangi nedenle başlamış olursa olsun, sürdürücü etkenlerin devreye girmesi sorunun devam etmesine neden olur. Sürdürücü etkenler; bedensel hastalıklar, depresyon ve diğer psikiyatrik hastalıklar, ilaçların yan etkileri, alkol ya da madde kullanımı, cinsel mitler, performans anksiyetesi, ilişkide yaşanan sorunlar, suçluluk ve günahkârlık duyguları ve partnerler arasındaki çekicilik kaybı olarak karşımıza çıkar.
