Cinsel sağlık bilimi uzun zamandır cinsel sapkınlıklar (parafililer – perversiyonlar) ve cinsel sapkınlıklarla bağlantılı bozukluklar (CSBB – parafili bağlantılı bozukluklar)’ı göz ardı etmiştir. Bu durumun nedeni, kısmen yaygınlık oranlarına ve tedavi sonuçlarına ilişkin çalışmaların az olması, kısmen de diğer cinsel bozuklukların aksine bunların kişilerce gizli tutulmasıdır. Ama yine de bu durumlar utanç ve suçluluk duygularına, depresyona, anksiyeteye, çoğunlukla da ekonomik ve kişilerarası alanlarda olumsuz sonuçlara yol açabilmektedir. İşte bu yüzden cinsel terapistler ve diğer ruh sağlığı profesyonelleri gerekli görüldüğünde ve talep edildiğinde böyle bir durumun olup olmadığını araştırmalı ve destek sunmalıdırlar.
CİNSEL BAĞIMLILIK VE DÜRTÜ KONTROL BOZUKLUĞU…
Sapkın cinsel davranışlar ve fanteziler normal cinsel birleşmeyi idaresi altına aldığı zaman, yani nefes alıp vermek gibi bir “gereksinim” halini aldığında bir “cinsel sapkınlık" olarak değerlendirilebilir. Örnek olarak, bir kadın eldivenini fetiş olarak kullanarak mastürbasyon yapan ve bunu normal birleşmeye tercih eden bir erkek sapkındır. Partnerine eldiven giydiren ve bu cinsel ilişkide zevki eldivenin verdiğini düşünen, hayal eden ve buna “bağımlı olan”, bu hayal olmadan sertleşemeyen kimse sapkındır. Ama zaman zaman partnerinin eldiven veya çorap giymesini “isteyen” yani, fetişi triliçe tatlısı yemek gibi bir istek olarak gören ve bu şekilde aldığı zevki arttırmak isteyen kişi “normal” bir kişidir. Tıbbi seksoloji, psikiyatri ve psikoloji bilimi, cinsel davranış seçimlerinin yargılayıcısı olmamak için ciddi çabalar göstermelidir. Bu yüzden “hukuken suç”, “normlar”, “normal”, “normalden sapma” ve “cinsel sapkınlık”kavramlarının birbirine karıştırılmaması gerekir. Bu nedenle cinsel sapkınlık teriminin kullanımı (1) seks davranışlarında insan olmayan nesnelerin kullanıldığı, (2) kişinin cinsel partnerine ya da kendisine gerçek anlamda acı verdiği, (3) partnerini ya da kendisini aşağılayıcı davranışlarda bulunduğu, (4) cinsel davranışların çocuklara ya da rızası olmayan yetişkinlere yöneltildiği durumlarla sınırlandırılmalıdır. Cinsel sapkınlık denebilmesi için kişinin zorunlu ve tekrarlayıcı bazı koşullara bağlı olarak boşalması veya orgazm olabilmesi gerekir. Zaman zaman yapılan farklı ve sıra dışı cinsel etkinlikler cinsel sapkınlık olarak değerlendirilmez. Normlar belirlenirken; (1) karşılıklı rıza, (2) çocukların ve ergenlerin biyopsikososyal olarak korunması, (3) içinde yaşanılan yüzyılın değerleri, (4) kadın ve erkeğin doğasına uygunluk, (5) uluslararası örgütlerin son bilimsel görüşleri ve (6) cinsel haklar ve insan hakları evrensel beyannamesi göz önüne alınmalıdır. Normlar, içinde yaşanılan toplum için bir çan eğrisi oluşturur ve bu eğrinin ortasında kalan cinsel davranışlar “normal” olarak değerlendirilebilir. Ancak bu eğrinin sağında ve solunda kalan davranışlar cinsel sapkınlık olarak değerlendirilmez, “normalden sapma” olarak görülebilir. Normalden sapmalar ise yukarıdaki kriterleri kapsadığında cinsel sapkınlık olarak tanımlanabilir. Cinsel sapkınlıklarla bağlantılı bozukluklar, “sıra dışı cinsel davranışlar” veya “normalden sapma” olarak ele alınabilir. Çünkü geçmişten bu yana cinsel sapkınlıklarla bağlantılı bozukluklara hem bağımlılık hem de dürtü kontrol bozukluğu gözüyle bakılmıştır. Ancak cinsel davranışlar, özellikle erkeklerde, büyük ölçüde biyoloji güdümlüdür. Her ne kadar kendilerini rahatlatmak için davranışsal aşırılıklar gösterebilseler de, aşırı uyuyan ya da susayan insanlar uyku ya da sıvı bağımlısı olarak tanımlanmamaktadır. Cinsel davranışlar için de aynı durum geçerli olabilir.
TİPLERİ NELER?
Cinsel sapkınlıklarla bağlantılı bozukluklar, sıkıntıya ya da önemli ölçüde psikososyal bozulmaya neden olan, temelde cinsel dışavurumun “normatif” özelliklerini kapsayan tekrarlayıcı, yoğun cinsel uyarımlı fanteziler, dürtüler ve davranışlar olarak tanımlar. Bunların arasında (1) KOMPÜLSİF MASTÜRBASYON yani kişinin takıntı halinde sürekli mastürbasyon yapması, (2) UZUN SÜRELİ RASTGELE CİNSEL İLİŞKİLERDE BULUNMA, (3) PORNOGRAFİ BAĞIMLILIĞI, (4) TELEFONDA SEKS YAPMA ya da sanal seks ve (5) ŞİDDETLİ CİNSEL İSTEK UYUMSUZLUĞU yer alır.
CİNSEL SAPKINLIKLARDAN NE TÜR FARKLARI VAR?
Cinsel sapkınlıklar ile cinsel sapkınlıklarla bağlantılı bozukluklar arasındaki en önemli fark, cinsel uyarılmaya neden olan nesneler açısından sapkın cinsel davranışların toplumsal olarak alışılmadık ya da sapıkça olduğunun düşünülmesi, ama diğeri hakkında durumun böyle olmamasıdır. Ayrıca cinsel sapkınlık içermeyen spesifik davranışların farklı bir tanı kategorisi olarak tanımlanmasına yardımcı olacak deneysel araştırmaların yetersizliğinden dolayı, Amerikan Psikiyatri Birliği tanısal kılavuzlarında (1) gözetlemecilik bozukluğu, (2) göstermecilik bozukluğu, (3) sürtünmecilik bozukluğu, (4) cinsel özezerlik (mazoşizm) bozukluğu, (5) cinsel elezerlik (sadizm) bozukluğu, (6) pedofili bozukluğu, (7) fetişizm bozukluğu ve (8) karşı giyim (travesti) bozukluğu şeklinde sıralanan cinsel sapkınlıklara yer vermiş ama cinsel sapkınlıklarla bağlantılı bozukluklara yer vermemiştir.
GENELLİKLE BAŞKA BOZUKLUKLARLA BİRLİKTE GÖRÜLÜYOR…
Tıpkı cinsel sapkınlıklar gibi, cinsel sapkınlıklarla bağlantılı bozukluklar da kadınlara kıyasla erkeklerde daha yaygındır, zamanla azalırlar veya çoğalırlar (genellikle stres ve kaygı durumlarında artış gösterirler), “zorunlu ve dayatmacı” bir şekilde yaşanırlar. Cinsel sapkınlıklarla bağlantılı bozukluğa sahip birçok kişide, bu duruma ek olarak duygudurum bozuklukları (distimik bozukluk, bipolar bozukluk, majör depresyon), anksiyete bozuklukları, madde kötüye kullanımı ve dikkat eksikliği/hiperaktivite bozukluğu gibi diğer dürtü bozuklukları görülebilir. Ayrıca tüm bu olumsuz psikolojik durumlar çiftin ilişkisini bozar. Bu nedenle çift ilişkisinin ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmesi gerekir. Çünkü cinsel sapkınlıklarla bağlantılı bozukluklar, çiftin sadece cinsel ilişkisi üzerinde olumsuz sonuçlar doğurmaz, kişinin partneriyle olan ilişkisinde de yıkıcı sonuçlara yol açar ve bu durum terapinin başarısını belirlemede önemli olabilir.
TEDAVİSİ MÜMKÜN…
Tedavi açısından sistemik bir yaklaşım gerekir. Cinsel davranışların kontrol altına alınmasının yanı sıra güncel yaşam olaylarına ağırlık vermek de önemlidir. Kısa süreli dinamik seks terapisi, grup terapileri genellikle tek başına davranışı ortadan kaldırmasa da, bilişsel-davranışçı müdahaleler ile birlikte fayda sağlayabilir. Dürtüsel davranış üzerinde ilk kontrolü sağlamak açısından ilaç tedavisi özellikle önem taşır.