Neden bazı insanlar cinsel anlamda mutsuzken diğerleri mutludur? Neden bir insan cinsellikten haz alırken diğeri haz almaz? Neden bir insan cinselliği yaşarken korku ve kaygı doluyken bir başkası inanç ve güvenle doludur? Neden bir insan cinsellikte çok büyük başarılar kaydeder de diğeri baş aşağı yuvarlanır? Neden bir insan cinsellikte dâhiyane işler yaparken diğeri ne denli isterse istesin doğru dürüst bir iş beceremez? Neden bir kadın mutlu bir evlilik yapmışken kız kardeşi mutsuz ve bahtsız bir evlilik yaşar?
Bilinciniz ve bilinçdışınızın bir yerlerinde bu sorulara cevap bulabilir misiniz? Kesinlikle evet! Doyurucu bir cinsel yaşama sahip olmak kişinin elindedir.Bunun için öncelikle cinsellik hakkındaki önyargı ve saplantıları aşmak şart. Cinselliğe bakış açımızı değiştirmeden sağlıklı bir cinsellik yaşamamız mümkün değil. İşte bu gereklilikten yola çıkarak yeni bir kavram: “Cinsel Terapi”
Cinsel terapi; bireylerin cinsellik alanında duygusal ve davranışsal sorunlarının çözümünü, cinsel ve ruh sağlıklarının geliştirilmesi ve korunmasını amaçlayan tekniklerin genel adıdır. Cinsel işlev bozukluklarından dolayı bozulan ruhsal dengeyi sağlamak, yeniden cinsel eğitim vermek, düşünce ve duygu alışverişi kurmak, çiftlerin veya bireylerin kendilerini tanımalarını sağlamak, cinsel çatışmaları çözümlemek, bu çatışmalardan doğan kaygı ve gerginlikleri azaltmak, çiftler arasındaki ilişkileri iyileştirip olgunlaştırmak için kullanılan tüm teknik ve yöntemlere “seks terapisi” yani cinsel terapi diyebiliriz. Bir başka deyişle; cinsel terapi; zihinsel ve duygusal sorunları olan ve bu sorunlarla baş etme gücü yetersiz kalan kişilere belli bir amaç ve plan doğrultusunda belli teknik ve yöntemlerin uzman kişilerce uygulandığı profesyonel bir yardım hizmeti sürecidir. Ya da cinsel terapi zihinsel ve duygusal sorunları olan kişilerle zihinsel ve duygusal bağlantı kurularak yürütülen tedavi etme bilim ve sanatıdır.
Cinsel terapist; cinsel terapi yapan; bireylerle, gruplarla, çiftlerle ya da ailelerle onların cinsel ve ruhsal sıkıntılarına çözüm getirmeleri için işbirliği içinde çalışan kişilerdir. Hekim, psikolojik danışman, psikolog veya sosyal hizmet uzmanı gibi ruh sağlığı profesyonelleri cinsel terapist olabilirler. Cinsel terapist olmak için ilgili lisans eğitimleri alındıktan sonra ek eğitimler ve süpervizyon alınmalıdır. Bunun için klinik psikoloji ya da psikolojik danışmanlık alanlarında lisansüstü eğitimalınmış olması asgari koşuldur. Bu eğitimler meslek hayatı boyunca devam ederler. Çünkü cinsel terapi eğitimi lisans eğitimlerinde standart eğitimin parçası değildir.Bu nedenle bir ruh sağlığı profesyonelinin cinsel terapist olarak hizmet verebilmesi için cinsellik konusuyla özel olarak ilgilenmesi, çalışmalar yapması ve özel eğitimler alması gereklidir. Türkiye'de cinsel terapist eğitimi resmi kurumlar tarafından verilmemektedir, yani “cinsel terapist” unvanı verecek resmi bir kurum maalesef yoktur. Ancak Psikoterapi ve Psikoterapistler Derneği (PSİKODER – www.psikoder.org.tr) ve Cinsel sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED – www.cised.org.tr) gibi sivil toplum kuruluşları tarafından cinsel terapi eğitimleri verilmektedir. En az 240 saat ve üzeri katılım gerektiren bu eğitimler uzun, zor ve masraflıdır. Avrupa ve Amerika'nın bazı eyaletlerinde cinsel terapist olmak için tıp veya psikoloji mezunu olmak gerekmemektedir, yetkili kurumlarınca cinsel terapi eğitimi alarak sınavlarında başarılı olmuş bireyler cinsel terapist olabilmektedirler.
Cinsel terapist hangi kuramla çalışırsa çalışsın amaç hep aynıdır; bireyin kendini mutlu hissetmesini, cinsel yaşamından hoşnut olmasını sağlamak. Çünkücinsellik insanın en önemli parçalarından biridir ve tutumlarını, duygularını, davranışlarını, beden imgesini, fiziksel sağlığını, değerlerini ve de en önemlisi partner ilişkisi hakkındaki hislerini yoğun bir şekilde içerir. Bu nedenle kişinin bireysel psikopatolojileri (kişilik ve kimlik sorunları), partner ve çift ilişkileri, birey olması, bireysel kalma içgüdüsü ile topluma ait olma çizgisinde kendine bir yer ararken karşılaştığı güçlükler, farklı duygu ve düşüncelerin çatışması, kişiler arası ilişkilerde yaşanan güçlükler; cinsel sorunlara yol açabilir veya cinsel sorunların ağırlaşmasına neden olabilir, hatta cinsel sorunlarının çözümünün önünde engeller yaratabilir. Aynı şekilde cinsel sorunlarda bireysel psikopatolojileri ve çift sorunlarını ağırlaştırabilir, çözümünü engelleyebilir. Bu nedenle iyi bir cinsel terapistin, klasik cinsel terapi tekniklerinin yanı sıra davranışçı, bilişsel, dinamik, varoluşsal, geştalt gibi bireysel psikoterapi tekniklerini ve çift terapisi tekniklerini de çok iyi bilmesi gerekir.