Hayata internet üzerinden bağlananlar var. İnternete bağlanabilen aygıtları, bir nevi yaşam destek ünitesi gibidir onlar için. Gözleri her an masalarının üzerinde, dizlerinde veya ellerinde duran aygıta dikili olur.
Oradan arkadaş olur, oradan konuşur, oradan haberdar olur, oradan izler, oradan okur, oradan oynar, oradan para kazanır, oradan alışveriş yapar, oradan yemek sipariş eder, oradan seks yapar. Onlarınki “bağlantısal hayat”, modemin fişi çekilirse veya internet kotası dolunca ölüden farksız olurlar. Bilgisayar başından kalkamadığı için sakalı Sultan Süleyman’ınki gibi uzayanlar, odası sipariş edilen yiyeceklerin çöpleriyle dolu olanlar, klozetin karşısına bile bilgisayar kuranlar, sürekli tuşlar aracılığıyla iletişim kurduğu için kendi sesine yabancılaşanlar, bir kafeye gidecek olsa hemen wi-fi şifresini soranlar, 3G şebekesi olmayan yerlerde çıldıranlar, devamlı akıllı telefonlarına baktıkları için boynu bükük kalanlar… Yani internete bağlananlar, bir daha kopamayanlar…
İNTERNET ALIŞKANLIĞI MI BAĞIMLILIĞI MI?
Alışkanlık; düzenli ve sürekli olarak yapılan eylemler, rutin işlerdir. Bazı alışkanlıklar olumlu, bazıları olumsuzdur. Yemekten önce ve sonra el yıkamak, haftada üç gün spor yapmak olumlu alışkanlıklar iken geç saatlere kadar televizyon izlemek, her hafta sonu alkol tüketmekolumsuz alışkanlıklardır. Günde 3-5 kere e-postaları kontrol etmek, her sabah ve akşam sosyal medya sitelerine girmek, her sabah e-gazete okumak da birer alışkanlıktır. Bağımlılık ise alışkanlığın bir sonraki safhasıdır. İflahı pek kolay olmayan bir durumdur. Bağımlılık, söz konusu davranışın alışkanlık ölçüsünü aşıp aşırı derecede yapılması halidir. Bir maddenin ya da eylemin ruhsal ve fiziksel sağlığı kötü yönde etkilemesine rağmen bu maddenin kullanımına ya da eylemin gerçekleştirilmesine devam edilmesidir. Bir nesneye, eyleme veya kişiye duyulan önlenemez istektir. Bir başka iradenin hükmü altına girme durumudur. Bağımlılık, kişinin iradesini kontrol edemeyişidir. İrade ise, bir şeyi yapıp yapmamaya karar verme gücüdür. Yani bağımlı kişi, bir şeyi yapıp yapmayacağına sağlıklı şekilde karar veremiyordur. Bağımlılıkta artık kontrolsüz bir bağ söz konusudur. Bağımlı olunan madde kullanılmadığında veya eylem yapılmadığında ya da azaldığında ortaya çıkan fiziksel veya ruhsal belirtiler ise yoksunlukolarak tanımlanır. Kişi yoksunluk belirtileri gösteriyorsa bağımlı olduğu anlamına gelir. Yeni bir e-posta gelmiş mi diye otomatik olarak on dakikada bir kontrol edenler, sosyal medya sitelerinde arkadaşlarının ne yaptıklarını takip etmeden duramayanlar, yarım saatte bir ruh halini internet üzerinden paylaşanlar, e-alışveriş sitelerinden bir türlü çıkamayanlar… Bu kişiler bu davranışları uzun süredir sergiliyorlarsa ve kendilerini bu davranışlardan alıkoyamıyorlarsa artık internet bağımlısı olmuşlar demektir.
İNTERNET BAĞIMLILIĞI RAHATSIZLIĞI…
Kompulsif internet kullanımı, bilgisayar bağımlılığı, internet aşırı kullanımı veya daha yaygın tanımıyla internet bağımlılığı olarak bilinen "İnternet Bağımlılığı Rahatsızlığı" (İBR); Ivan Goldberg tarafından bir şaka olarak ortaya atılmış, varsayımsal bir rahatsızlıktır. İBR, yirmi yıl öncesine ait esprili bir tanı olsa da birçokları için giderek ciddileşen gerçek bir rahatsızlık. Hatta bu kişilerce İBR, çeşitli alt dallara da ayrılıyor: (1) pornografi bağımlılığı, (2) coşkun ve mantık dışı oyun tutkusu, (3) sosyal iletişim siteleri ya da web güncelerinde aşırı zaman tüketimi (4) internet üzerinden alışveriş takıntısı. İnternet bağımlılığı rahatsızlığının belirtileri ise şöyle sıralanıyor:
FİŞİ ÇEKMEYİN, ÖLÜRÜM…
İnternet bağımlıları bunalım, sıkıntı, çökkünlük, endişe, korku veya kaygı ile bağlantılı rahatsızlıklar yaşarlar. Hoş olmayan düşünce ve stres yaratan durumlardan kaçmak amacıyla internetin düşlemsel öğelerini kullanmayı tercih ederler. Pornografiye aşırı ilgi göstermeye başlarlar, seks içerikli konuşmalar yapar, internet üzerinden uygunsuz davranışlar sergilerler ve genellikle alkol veya sigara tüketirler.
FİŞİ ÇEKMEDEN TEDAVİ MÜMKÜN…
İnternet bağımlılığı hafif düzeyde olanların kendi kendine düzelmesi mümkün olabiliyor. Orta ve ağır düzeyde bağımlı olanlarda ise psikoterapiye ihtiyaç duyulabiliyor. İçerik denetimli yazılımların kullanılması eşliğinde yürütülecek 12 adımlık davranış terapisi çoğunlukla bu kişilerde fayda sağlıyor.
“Vajinismus”, cinsel bir işlev bozukluğu olarak tanımlanan ve kadınlarda cinsel ilişki sırasında PSOAS kaslarının, pelvik…
Yoğun stres, gerginlik, anksiyete, mükemmeliyetçi kişilik yapısı, suçluluk ve günahkarlık duyguları, bilinçli ve bilinçdışı düşünceler…
“Cinsel fanteziler”, insanoğlunun hayal dünyasının sınır tanımayan ve sınırlanamayan yaratıcı motifleridir. Cinsel fantezi kurmak kolaydır,…
Her erkek egemen toplumda olduğu gibi ülkemizde de en aşılmaz tabularından biri penis, penis boyu…
Beş duyu ile alınan cinsel uyaranlar ve cinsel fantezilerle beyinden kalkan cinsel uyarılar omurilik üzerinden…
En sık görülen cinsel sorunların başında yer alan “erken boşalma”, cinsel etkinlikler sırasında bir erkeğin…