Erkeklerle ilgili olup neredeyse son 20 yıla damgasını vuran ve bir türlü orta yolun bulunamadığı bir soru var: “Maço erkek mi romantik erkek mi?”
Bu soru kadınlara “Hangisini tercih ederiniz?” şeklinde, erkeklere ise “Hangisisiniz?” şeklinde sorulur. Bu soru toplumun bir kesimine pek de anlamlı gelmez. Sorunun anlamsızlığı bu iki kelimeyi gerçek anlamlarıyla karşılaştırdığımızda ortaya çıkıyor. Bunun için öncelikle “Maço” nedir, romantik nedir?” sorularına cevap vermek gerek. “Maço” kelimesinin etimolojik anlamına dair internette bir araştırma yaptığımızda kelimenin İspanyolcadan İngilizceye, İngilizceden de Türkçeye geçtiğini görüyoruz. İspanyolcada macho, “erkek” anlamına geliyormuş. İngilizcede ise “İspanyol erkeği gibi” ve “kabadayılık taslayan erkek” anlamlarında kullanılıyormuş. Kelimenin Türkçedeki karşılığı ise şöyle: “Sert ve kaba erkek. Görgüsüz, kadını küçümseyen erkek.” “Romantik” kelimesi ise Fransızcadan Türkçeye girmiş ve her iki dilde de aynı anlamlara gelen bir karşılığı var: “Hissi, duyarlı ve hassas.” Sanırım bu sorunun, bazılarına neden anlamsız geldiği şimdi anlaşılmıştır. Zaten soruyu duyduklarında “Kötü olanı kim ister ki!” tavrıyla cevap verir bu kişiler ve “Elbette romantik erkek!” deyip noktayı koyarlar, çünkü kendilerine kaba davranılmasındansa hassas davranılmasını isterler ya da kadınları küçümseyen, kaba bir erkek olarak anılmaktansa duyarlı ve hassas bir erkek olmak isterler.
MAÇO ERKEK…
Tabii bir de bu iki kavramı toplumun diğer kesiminin onlara yükledikleri anlam bakımından değerlendirmek gerek. Maço erkek; maçoculuğu yaşatan erkektir, yani “erkeğin toplumsal bakımdan kadına egemen olduğu düşüncesi ile hareket eden erkek”tir. Birçokları için bu düşüncenin hiçbir sakıncalı ve yanlış tarafı yoktur. Onlara göre erkek kadına egemendir, egemen olmalıdır. Yani erkek dediğin kadına üstünlük sağlar, erkek dediğin kadına sözünü geçirir, erkek dediğin kadına sahip olur, erkek dediğin kadına bağımlı olmaz, erkek dediğin hükümrandır, kadının hâkimidir. Maçoculuğu makbul bulanlar için maço erkek; evin reisidir, bu yüzden kararları sorgulanmaması gerekendir, her şeyi halledebilendir, kadını koruyandır, kadından daha iyi düşünebilendir, bu yüzden kadınına bağırmaya hakkı olandır, kadını aciz bulandır, dolayısıyla kadının üzerinden sorumluluk alandır, kadını rahat ettirendir, restoranda hesabı ödetmeyendir, kadınını delicesine kıskanandır, bu yüzden kadınının ne giydiğine ve nereye gittiğine karışmaya hakkı olandır, bir kavga ortamında deli cesaretiyle ortaya atılabilendir, yumruğu pek olandır, genelde kara kaşlı ve kara gözlüdür, güçlüdür, sert bakışlarıyla oldukça seksidir, erkeksidir, erkektir (bakınız: İspanyolca karşılık), “daha ne olsun”dur.
ROMANTİK ERKEK…
Gelelim toplumun bu kesimindeki romantik erkek imajına. Romantik erkek narindir, duygusaldır, aşırı duyarlıdır, incedir, zariftir. Romantik erkek; baş döndürücü aşk sözcükleri söyleyebilen, aşk dolu bakabilen, kadının ruhunu okuyan ve okşayan, kadını en güzel duygulara boğabilen, mum ışığında yemek organize eden, keman eşliğinde evlenme teklif eden, ön sevişmeyi uzun tutan, önemli günleri hatırlayıp kadınına sürpriz yapan, slow dans edebilen, kadınına çiçek alan, kadının en beğendiği ayakkabıyı tahmin edip hediye eden, sesi belli bir desibelin üzerine çıkmayan erkektir. Toplumun bu kesimi için maço erkek, gücü; romantik erkek ise, duyguları temsil eder ve güç, duygulara üstün gelir. Ne de olsa güç, erkeksidir; duygu, kadınsıdır. Kadın iki iltifat duyacak, kadınlığı okşanacak diye diğer taraftaki sert erkeğin koruyup kollamasından mahrum kalamaz. Ayrıca kıskançlık yapıp har gür çıkarmak en büyük sevgi göstergesidir, toplumun bir kesimine göre.
KADIN RUHUNDAN ANLAYAN AKILLI VE GÜÇLÜ ERKEK…
Soruyu tekrar soralım ve verilmesi gereken cevabı verelim: Erkekler maço mu olmalı yoksa romantik mi? İlkel toplumların maço erkeği güçlü, atılgan, girişken, korkusuz ve avdan en fazla payı elde edebilen erkekti. Modern toplumların romantik erkeği ise kadını anlayan, onun duygularına hitap eden, romantizme yatkın ve şiirsel iltifatlar eden erkektir. Sadece maço olduğunuzda kadının ruhunu ve duygularını boşlamış olursunuz. Sadece romantik olduğunuzda ise kadının ihtiyacı olan gücü gösteremez, güven duygusunu hissettiremezsiniz. Bu nedenle erkek her iki kavramın da iyi özelliklerini taşımalı, kötü özelliklerine ise bulaşmamalı. Erkek elbette kadınını koruyup kollamalı, sahiplenmeli, kıskanmalı ve kadınına gücünü hissettirmeli; fakat maçoluğun gerektirdiği kabalığı ve sertliği kadına göstermemeli. Kadını üstün gelinecek, hükmedilecek bir varlık olarak görmemeli. Erkek elbette kadının duygularından anlamalı, kadına hassas davranmalı, kadının ince bir ruh taşıdığını unutmamalı; fakat bu duyarlı ve narin tutumu hayatının her alanına taşımamalı. Erkek işinde tuttuğunu koparan, girişken, gerektiğinde sesi yükselebilen biri olmalı. Tüm hayatı kadının etrafında dönmemeli, tek çabası kadını mutlu etmek olmamalı. Erkek dışarıda maço, kadının yanında ise romantik olmalı. Avdan getirdiğiniz et ile kadının bedenini, bir çift güzel söz eşliğinde sunduğunuz çiçek ile de ruhunu doyurmalısınız.
“Vajinismus”, cinsel bir işlev bozukluğu olarak tanımlanan ve kadınlarda cinsel ilişki sırasında PSOAS kaslarının, pelvik…
Yoğun stres, gerginlik, anksiyete, mükemmeliyetçi kişilik yapısı, suçluluk ve günahkarlık duyguları, bilinçli ve bilinçdışı düşünceler…
“Cinsel fanteziler”, insanoğlunun hayal dünyasının sınır tanımayan ve sınırlanamayan yaratıcı motifleridir. Cinsel fantezi kurmak kolaydır,…
Her erkek egemen toplumda olduğu gibi ülkemizde de en aşılmaz tabularından biri penis, penis boyu…
Beş duyu ile alınan cinsel uyaranlar ve cinsel fantezilerle beyinden kalkan cinsel uyarılar omurilik üzerinden…
En sık görülen cinsel sorunların başında yer alan “erken boşalma”, cinsel etkinlikler sırasında bir erkeğin…