“Menopoz” kadınların hayatındaki dönüm noktalarından biridir ve çoğu kadın tarafından “sonun başlangıcı” ya da “kaybedilen gençlik” olarak algılanır. Ancak gerçekte böyle bir felaket senaryosu yoktur. Çünkü menopoz kadının hayatındaki bir gelişim aşaması ve olgunluk dönemine açılan çok özel ve kadını özgürleştiren bir geçittir. Bu dönemin “kadınlığı kaybetmek” olarak algılanmasının nedeni doğurganlık özelliğinin sona ermesidir. Peki, doğurganlığın olmaması cinselliğin de olmayacağı anlamına mı gelir? Kesinlikle hayır, çünkü cinsellik ömür boyu sürer ve menopoz döneminde kadın cinsel haz alma, boşalma ve orgazm olma yeteneğini kaybetmez. Üstelik menopoz döneminin getirdiği bazı avantajlar kadına ve partnerine daha özgür, daha olgun ve daha hazza odaklı bir cinsel yaşam olanağı sunar.
MENOPOZ CİNSELLİĞİ ÖLDÜRMEZ…
Menopoz döneminde kadının vücudunda bazı fiziksel değişiklikler olur. En büyük değişiklik ise yumurtalıklarda yumurta üretiminin durmasıyla âdetin kesilmesi ve doğurganlık özelliğinin sona ermesidir. Menopoz döneminde değişen hormon seviyeleri belli bir miktarda cinsel istek kaybına neden olsa da aslında cinsel isteğin azalmasına etki eden en önemli faktör kadınların menopoza ilişkin olumsuz algılarının yol açtığı psikolojik nedenlerdir. Bu dönemde olduğu düşünülen cinsel istek azalması, vücutta gerçekleşen biyolojik değişikliklerden çok, kadınların menopozu bir hastalık olarak görmeleri ve her şeyin bittiği şeklindeki yanlış inanışları yüzünden “eksik kadınlık, değersizlik, hastalıklı olma” gibi duyguların hâkim olduğu depresyon ya da anksiyete belirtileri nedeniyle ortaya çıkar. Bu ruh hali içindeki kadının kendini kadın gibi değil, "ununu elemiş eleğini asmış" hasta ve eksik bir kadın gibi hissederek cinsel çekiciliğinin kalmadığını düşünmesi, partneri tarafından beğenilmeme kaygısı, cinselliği haz alacağı bir deneyim yerine, görev olarak görmesi hem kendisini hem de partnerini cinsellikten uzaklaştırabilir.
CİNSEL ÖZGÜVEN CİNSEL İSTEĞİ DOĞURUR…
Kadın, erkek herkes doğası gereği cinsel arzularını tatmin etmek ve cinselliği yaşamak ister. Cinsellik yalnızca cinsel ilişki demek değildir; öpüşmek, sevişmek, mastürbasyon ile kendi kendine zevk vermek ve oral seks gibi cinsel olarak kişiyi uyaran tüm eylemleri içerir. Haz alıp haz vermeye odaklı gerçek cinsellik, partnerlerin cinsel birleşmeye ruhen ve bedenen hazırlanma süreci olan önsevişme ile başlar. “Kadınların daha çok ihtiyaç duyduğu” ve erkeklerin çoğu zaman çok yanlış bir şekilde “görev” gibi algıladığı önsevişme, sağlıklı ve mutlu bir cinsellik için kesinlikle yaşanması gereken bir deneyim, hatta gerekliliktir. Menopozun kadının psikolojisi üzerindeki olumsuz etkileri bu gerekliliği aynı zamanda bir ihtiyaç haline getirir. Kadınlığının yok olduğunu düşünerek cinsel özgüvenini, buna bağlı olarak da cinsel isteğini kaybetmiş olan kadın, partnerinin göstereceği özel ilgiye ve duygularını okşamasına ihtiyaç duyar. Ancak bu şekilde “kadın olarak eksik olma” duygusundan kurtulup cinsel özgüvenini kazanır ve cinselliği haz alarak yaşayabilir. Çünkü kadını veya erkeği çekici kılan en önemli faktörlerden biri özgüvendir. Kadın ancak kendisinden memnun olduğunda hem kendi bedeninden hem de partnerinin bedeninden keyif alabilir. Bu nedenle de menopoz döneminde daha da önemli olan önsevişme, kadının özgüvenini, özgüveni de cinsel isteğini arttırır. Öte yandan önsevişme ve aşk oyunları sadece kadınların ihtiyacı değildir. Erkeklerin de sekse hazırlanmak ve daha çok zevk alabilmek için en az kadınlar kadar önsevişmeye ve aşk oyunlarına ihtiyaçları vardır. Sıralı sevişme, dokunma, okşama, öpüşme, sürtünme, oral seks, erotik masaj, aşk oyunları ve diğer tensel aktivitelerin yer aldığı cinsel isteği arttırıcı ve daha zevkli hale getirici tüm iletişimler önsevişmeyi oluşturur. Cinsel davranış yelpazesi ne kadar geniş, ne kadar zenginse, cinsellikten alabilecek haz da o kadar fazla ve çeşitli olur.
MENOPOZ CİNSELLİĞİ ÖZGÜRLEŞTİRİR…
Menopoz döneminde doğurganlığın sona ermesi, hamile kalma endişesi olmadan ve doğum kontrol yöntemleriyle uğraşmadan özgürce seks yapabilme avantajı sağlar. Kadının hamile kalma riski olmadan cinselliği yaşayabilmesi cinsel isteğini arttırıcı, daha kolay boşalmasını ve orgazm olmasını kolaylaştırıcı bir etki yaratır. Ayrıca, kadının iş, kariyer, aile, çocuklar gibi konularda belirli bir yaşam olgunluğuna erişmiş olması, sorumluluklarının ve kaygılarının azalması, kendine ve cinselliğe odaklanabilmesine olanak verir ve cinsellikten daha çok haz almasını sağlar. Menopoz dönemindeki hormon değişiklikleri sonucunda yaşanan vajinal kuruluk ve ağrılı cinsel ilişki gibi sorunlar lokal hormon veya kayganlaştırıcı jel uygulamalarıyla kolaylıkla giderilerek cinsellikten alınacak haz kaybı engellenebilir.
MENOPOZ DÖNEMİNDE AŞKIN SEKS YAŞANIR…
Aşkın seks, cinselliği cinsel mitlere inanmadan, cinselliği ayıp, yasak, günah ve suç olarak düşünmeden yaşamaktır. Aşkın seksin dört özelliği vardır; beden ile yapılır, bir manası vardır, güzellikler sunar ve daha çok güzellikler doğurur, yani bir şeyler üretir. Seks yapmanın; rahatlamış ve gevşemiş bir halde, sevişmenin ve dokunmanın verdiği hazza odaklanarak, hissederek, haz alıp haz verebilme, ruhu ve bedeni bir armağan gibi paylaşabilme, ne olursa olsun bir şekilde boşalabilme bilim ve sanatı olduğu inancını doğurur. Çünkü insanlar hayatta, aşkın algısı içinde büyür ve yaşlanır. İlk önce genç vücutların güzelliğinden etkilenirler, daha sonra güzelliği bütün vücutlarda görürler. İşte böylece ruhun güzelliğini görmek mümkün olur. Daha sonra da düşüncelerdeki güzelliğe ulaşılır ve tüm güzellikler fark edilir. Menopoz da kadının ve partnerinin aşkın seksi deneyimleyebilecekleri bir yaşam dönemidir.
CİNSELLİK SADECE CİNSEL BİRLEŞME DEĞİLDİR…
Çoğu kişi, cinselliği cinsel organların birleşmesinden ibaret algılar, cinsel birleşmeye, boşalmaya ve orgazma odaklanır, süreci değil, hedefi önemser. Oysa, dokunmak, öpüşmek gibi birçok cinsel temas, süre sınırı olmayan bir haz kaynağı iken, cinsel birleşme dakikalarla, boşalma veya orgazm ise saniyelerle sınırlı bir haz üretir. Menopoz dönemindeki cinsel isteksizliğin temelinde de cinselliği, cinsel birleşmeye, boşalmaya ve orgazma indirgeyen bu anlayış vardır. Kadın menopozun elinden alıp götürdüğünü sandığı kadınlığına yas tutarken bir yandan da hormonlarının yol açtığı vajinal kuruluk nedeniyle ağrılı cinsel birleşme deneyimleri yaşarken, yalnızca cinsel birleşeme olarak gördüğü cinsel hayatından soğur. Menopoz döneminde kadının cinselliği haz alıp vererek yaşamaya devam edebilmesinin yolu beş duyuyla sevişmekten geçer ve bu konuda partnerine de önemli bir rol düşer. Erkeğin partnerinin seksten keyif almasını sağlayabilmesinin birçok yolu vardır ama bunların en iyisi onu "arzulaması" ve "beş duyu ile sevişmesi"dir. Bunun yanında tavsiye ettiğim 5 yol şöyledir: (1) Aşkla dokunmak, (2) ilgiyle dinlemek, (3) birlikte kaliteli vakit geçirmek, (4) onu biricik kılmaktır, (5) romantizm sunmak… Ayrıca beş duyuyla sevişmenin beş kılavuz ilkesi de vardır:
1. “Daha çok dokunun ve öpüşün!”: Parmak uçlarınızı, avuç içlerinizi partnerinizin bedeninde ağır ağır gezdirin. Bu yöntemle karşılıklı zevk noktalarınızı keşfeder ve birbirinizi nasıl hazırlayacağınızı fark etmiş olursunuz.
2. “Koklayarak hissedin!”: Her insanın kendine has bir kokusu vardır. Karşılıklı olarak kadın ve erkeğin hormonlarının da etkisiyle yaydığı kokular afrodizyak etkisine sahiptir. Partnerinizle birbirinizin boynunu, koltuk altlarını ve cinsel bölgelerini koklayın.
3. “Tadına bakarak tahrik edin!”: Tenin kokusu olduğu gibi, tadı da vardır. Tatma duyunuz devreye girdiğinde önsevişmede bambaşka bir deneyim yaşamış olursunuz. Partnerinizin dokunarak keşfettiğiniz erojen bölgelerini dilinizin ucuyla hafif hafif uyarın.
4. “Seyredin ve kendinizi gösterin!”: Partnerinizle karşılıklı olarak vücudunuzun en beğendiğiniz yerlerini birbirinize gösterin. Hafızanıza işlenecek bu görüntüler sonraki sevişmelerinizde de tahrik olmanızı sağlayacaktır.
5. “İnleyen bedenin sesine odaklanın!”: Birbirinizi beğendiğinizi söyleyin. O anda hissettiklerinizi sözcüklere dökün. Birazdan size neler yapmasını istediğinizi söyleyin ve sizin ona neler yapmanızı istediğini sorun…
“Vajinismus”, cinsel bir işlev bozukluğu olarak tanımlanan ve kadınlarda cinsel ilişki sırasında PSOAS kaslarının, pelvik…
Yoğun stres, gerginlik, anksiyete, mükemmeliyetçi kişilik yapısı, suçluluk ve günahkarlık duyguları, bilinçli ve bilinçdışı düşünceler…
“Cinsel fanteziler”, insanoğlunun hayal dünyasının sınır tanımayan ve sınırlanamayan yaratıcı motifleridir. Cinsel fantezi kurmak kolaydır,…
Her erkek egemen toplumda olduğu gibi ülkemizde de en aşılmaz tabularından biri penis, penis boyu…
Beş duyu ile alınan cinsel uyaranlar ve cinsel fantezilerle beyinden kalkan cinsel uyarılar omurilik üzerinden…
En sık görülen cinsel sorunların başında yer alan “erken boşalma”, cinsel etkinlikler sırasında bir erkeğin…