Covid-19 salgını, hayatımızın pek çok alanında olduğu gibi ilişkilerimizin de dinamiklerini değiştirdi. Evlere kapanmak zorunda kalmak, bizi ailelerimizle yakın ve sürekli bir temasa zorlarken, bir yandan da sosyal yaşamdan izole etti. Bu durum sürekli yan yana olmak zorunda olan evli çiftler ve aynı evi paylaşmadıkları için bir araya gelemeyen sevgililerin ilişkilerini çok yakından etkiledi. Bu süreçte ayrılma ve boşanma oranlarındaki artış ilişkilere ne oldu sorusunu gündeme getirdi?
PANDEMİ DÖNEMİNDE İLİŞKİLERE NE OLDU?
Koronavirüs salgınının yaşamımıza zorunlu değişiklikler getirmesi, fiziksel ve duygusal olarak güvende hissetme gibi temel insani ihtiyaçlarımızı riske atması yüzünden pek çoğumuz kendimizi birdenbire savunmasız hissettik. Hastalanma korkusu, can sıkıntısı, gelecek kaygısı gibi pek çok olumsuzluk karantina sürecini başlı başına bir stres faktörü haline getirdi. Tüm bu nedenlerle yaşanan stresin normalden daha yüksek seviyelere çıkması çoğu çiftin ilişkisine olumsuz bir şekilde yansıdı. Bu süreci, umutlarını ve hayallerini geliştirmek ve ilişkilerini derinleştirmek için iyi bir fırsat olarak değerlendirme şansını kaçırmayan ve bu krizden güçlenerek çıkmayı başarabilen çiftler olsa da ilişkilerini bu çıkmazdan kurtarmayı başaramayan çiftlerin daha çok olduğu görülüyor.
İLİŞKİLERİ DÜZELTMEK YIKMAKTAN DAHA KOLAY VE DEĞERLİ
Bu süreçte belki de hiç farkında olmadan ilişkilerini sonlandırma noktasına gelmiş ve ne yapacağını bilmeyen çiftler olabilir. Bu çiftler, aşağıdaki yol gösterici kılavuz ilkeleri kullanarak çıkmaza giren ilişkilerini kurtarabilirler.
- BİRBİRİNİZLE İLETİŞİMİ AÇIK VE SÜREKLİ TUTUN.
Partnerinizle, korkularınızı, endişelerinizi, şikayetlerinizi paylaşın ve onunla iletişim kurmak için daha fazla zaman ayırın. Partnerinize ayırdığınız özel zamanda telefonunuzun, işiniz veya diğer ilgi alanlarınızın dikkatinizi dağıtmasına izin vermeyin. Tüm dikkatinizi ve odağınızı ona yoğunlaştırın. Onun anlattıklarını can kulağıyla dinleyin, jest ve mimiklerinizle onu dinlediğinizi ve anladığınızı onaylayın. Dürüstçe nasıl hissettiğinizi anlatın. Siz ve partneriniz bu tür açık bir iletişim şekline alışkın değilseniz, birbirinize “Bugün nasıl hissediyorsun?”, “Günün nasıl geçti?”, “Canını sıkan bir şey mi var?”, “Konuşmak iste misin?”, “Senin için yapabileceğim bir şey var mı?” gibi açık bir şekilde sorular sorarak karşılıklı destek için zemin hazırlayabilirsiniz.
- BİRBİRİNİZİN STRESE NASIL TEPKİ VERDİĞİNİ ANLAYIN.
Herkes strese aynı şekilde tepki vermez ama genellikle herkesin bizim gibi davrandığını varsayma eğilimindeyizdir. Oysa pandeminin yarattığı yoğun strese siz ve partneriniz farklı başa çıkma mekanizmalarını kullanarak tepki veriyor olabilirsiniz. Bu farklı tepkiler büyük ölçüde farklı duygu ve davranışları içerir. Ancak duygu ve düşüncelerinizi birbirinizle açıkça konuşmadığınız sürece davranışlarınızın ve tepkilerinizin nedenlerini bilemezsiniz ve hatta büyük çoğunlukla kendi üzerinize alınırsınız. Stresle baş etmek için neye ihtiyaç duyduğunuzun farkında olmanız, geçerliliklerini sorgulamadan, birbirinize bu konuda saygı duymanız aranızdaki gerginlikleri arttırmak yerine karşılıklı olarak anlayışınızı da arttıracaktır. Birbirinizi anlamanız, güvende hissetmenizi ve aranızdaki bağı güçlendirmenizi sağlar.
- İLİŞKİNİZE BAKIM YAPIN.
İlişkiniz içinde daha fazla deneyimlemek istediğiniz ve ihmal edilmiş olduklarını düşündüğünüz olumlu nitelikleri belirleyin. Örneğin, açıklık, sıcaklık, erotizm, saygı vb. Bu nitelikleri, sadece eşinizden ne kadar almak istediğinize değil, ikiniz arasındaki ilişkiyi nasıl güçlendireceğine odaklanın. Bu, dikkatinizi kişisel çıkarlarınızdan uzaklaştırmaya yardımcı olur. Güçlü ilişkilerin bakım ve iletişim ile sürekli olarak besleneceğini unutmayın.
- DUYGULARINIZI AÇIKÇA GÖSTERİN.
Partnerinizle iletişim kurduğunuzda, duygularınızı ne kadar göstereceğiniz konusunda bir seçim yaparsınız. Gerçekte hissettiğinizden daha farklı hissediyormuş gibi davranabilir, duygularınızı açık bir şekilde ifade etmeyebilir veya kasıtlı olarak bastırabilirsiniz. Bu stratejileri yakınlık yaratma veya sürdürme, güç kazanma, çatışmayı önleme veya ihtiyaçlarınızı karşılama gibi bir ilişki hedefinin hizmetinde kullanıyor olabilirsiniz. Ancak bu durum ilişkinizde olumsuz bir döngü yaratarak duygusal çatışmalara yol açabilir ve birbirinizle güvenli duygusal bağ kurmanızı engelleyebilir.
- CİNSEL İLETİŞİMİNİZİ ARTTIRIN.
Cinsel içgüdü insanın mutlu olması için sarf ettiği enerjinin temel nedenidir ve cinsel istek duymak insan doğasının normal bir parçasıdır. Cinsel hayat aslında mutlu bir evliliğin ve ikili ilişkilerin önemli bir anahtarıdır. Diğer bir ifadeyle, evlilikte ve ikili ilişkilerde seks, çiftin uyumunu destekleyici bir eylemdir. İlişki memnuniyeti ve cinsel tatmin birbirini karşılıklı olarak etkiler. Sağlıklı ve mutlu bir cinsel hayat, aşkı alevlendirir ve bağlılığı arttırır. Bunun için cinsel iletişim de büyük önem taşır. Karşılıklı olarak isteklerin ve beklentilerin konuşulması daha iyi ve doyurucu bir seksin kapılarını açacağı gibi ilişkide çıkabilecek sorunların da üstesinden gelinmesine yardımcı olur.
ONLİNE İLİŞKİLER
Günümüzde sosyal medya dünyanın dört bir yanındaki insanlarla bağlantı kurma fırsatlarını arttırdı. Pandemi döneminde birçok kişi zamanının büyük bölümünü sosyal medyada geçirdi. Bunun sonucunda da bazıları arkadaşlık veya sohbet sitelerinde partner bulma çabası içine girerken, bazıları da Facebook, Instagram gibi sosyal platformlardaki etkileşimleri yoluyla online ilişkiler kurdu. Bu yolla tanışıp ilişkilerinde mutlu olan hatta evlenen çiftler olduğu gibi, kandırılan ve hayal kırıklığına uğrayan ya da zarar gören kişiler olduğu da unutulmamalıdır.
ONLİNE İLİŞKİLERDE DİKKATLİ OLMAK GEREKİR
İnternet, insanlarla tanışmak ve bağlantı kurmak için harika bir yer olabilir, ancak diğer tüm ortamlarda olduğundan çok daha fazla temkinli ve sağduyulu olmak gerekir. Online kurduğumuz ilişkiler tatmin edici, zenginleştirici ve anlamlı olabileceği gibi acı verici, aldatıcı ve hatta tehlikeli olabilirler. Sosyal medyada sahte hesaplarının çokluğu düşünüldüğünde karşınızdaki kişinin gerçekten söylediği kişi olup olmadığını bilmek zor olabilir. İnternet ortamında yazdığınız, söylediğiniz ve gönderdiğiniz şeyler kolayca başlarıyla paylaşılabileceği için kontrolünüz dışındadır. Karşı tarafla paylaştığınız bir bilgi ya da fotoğrafın nereye gideceğini, kimlere ulaşacağını kontrol edemezsiniz. Karşınızdaki kişi sizi aldatıyorsa veya sizinle ilgili duyguları değişirse size zarar vermek için özel bilgilerinizi istediği yerde ve şekilde paylaşabilir. Bu nedenle yeni tanıştığınız kişilerle paylaştığınız şeyler konusunda çok dikkatli olmanız gerekir. Bu nedenle online ilişkilerde dikkat edilmesi gereken üç temel konu, iletişim, güven ve sınırlardır. Karşınızdaki kişinin dürüst ve açık iletişim kurduğunu anlamanız gerekir. Gerçek konular hakkında konuşup gerçek sorunları paylaşmadığınız sürece birisiyle anlamlı bir ilişki kuramazsınız. En son başarısı, harika tatili veya en iyi yemeği hakkında paylaşımlar yaparak her şeyin mükemmel olduğunu göstermeye çalışmak ilişkileri yüzeysel tutar. Ayrıca emojilerle iletişim kurmak yüz yüze iletişim kurmaktan çok farklıdır, yüz mimikleri gibi sözel olmayan ipuçlarının olmaması birinin ne düşündüğünü ve hissettiğini anlamayı zorlaştırır. Anlamlı bağlantılar olmadan bir ilişkiyi sürmek zordur.