Erkekler cinsel yaşamlarına “genellikle” erken boşalma ile tanışarak başlarlar. Bu olağan ve doğal bir durumdur, cinsel bir sorun değildir. Çünkü ilk kez yaşayacakları bu deneyimde aşırı uyarılma, korkuya bulanmış heyecan, başaramama korkusu ve stres nedeniyle boşalma zamanını kontrol edemezler. Ancak ilk cinsel birleşmelerinde erken boşalma olması sonraki cinsel deneyimlerinin hep böyle devam edeceği anlamana gelmez. Cinsel deneyimleri arttıkça boşalma konusundaki denetimleri artar ve erken boşalma bir soruna dönüşmeden hayatlarından çıkar. Elbette herkes için durum böyle olmayabilir… Erken boşalma sorununu ergenlikten itibaren yaşamaya devam eden ya da daha önce olmadığı halde sonradan yaşamaya başlayan erkeklerin sayısının fazlalığı bu sorunu, erkeklerde en sık görülen cinsel sorun haline getiriyor.
ERKEN BOŞALMA EVRENSEL BİR SORUNDUR…
Bilimsel literatürde 120 yılı aşkın süredir yer alan erken boşalma, yaş, eğitim, kültür, coğrafi bölge, toplumsal statü vb gibi tüm değişkenlerden bağımsız, evrensel bir sorun olarak tüm dünyada yaygın biçimde yaşanıyor. Yapılan çalışmalar erken boşalmanın genel olarak birincil ve ikincil olmak üzere iki temel tipinin olduğunu ortaya koyuyor. Her iki tipteki erken boşalmada yaşanan sorun ve etkileri aynı olsa da, ortaya çıkışları açısından aralarında belirgin farklar olması nedeniyle böyle bir ayrım yapılıyor.
PRİMER ERKEN BOŞALMA…
İlk cinsel deneyim ile birlikte başlayıp sonraki cinsel birleşmelerin hemen hemen tamamında erken boşalma olur. Bu durum, genellikle çeşitli psikolojik etmenlerle vücudun erken boşalmaya programlanmasının sonucudur. Bazı durumlarda da fizyolojik etmenler söz konusu olabilir. Erken boşalma sorununa çözüm arayan erkeklerin büyük çoğunluğunda primer erken boşalma şikâyeti vardır.
SEKONDER ERKEN BOŞALMA…
Daha önceki boşalma deneyimleri normal olan erkeklerde hayatlarının bir döneminde aniden ya da yavaş yavaş ortaya çıkan erken boşalma sorunudur. Genellikle sekonder erken boşalma beraberindeki psikolojik ya da ilişkiyle ilgili sorunların ortadan kalkmasına bağlı olarak ya kendiliğinden düzelir ya da bir görünüp bir kaybolur. Sekonder erken boşalma sorunu yaşayan erkekler genellikle orta yaş ve üzerinde, ara sıra sertleşme sorunu olan, normalde boşalmak için vajina içinde kalma süresi primer erken boşalma görülen erkeklerden daha uzun olan, bazen eşlik eden fiziksel bir hastalığı bulunan veya kardiyovasküler risk faktörleri yüksek kişilerdir.
ERKEN BOŞALMA SORUNUN BİLEŞENLERİ…
Erken boşalma sorunun iki ana bileşeni vardır: (1) Öznel deneyim ve (2) nesnel performans… Öznel deneyim bileşeni, boşalma refleksini kontrol edemeyen erkeğin ve bundan etkilenen partnerinin yaşadığı sıkıntı, gerginlik ve stres başta olmak üzere tüm psikolojik etkileri içerir. İnsanın öznel deneyimleri kendi gerçekliğinin en geçerli belirleyicisidir. Bu nedenle de erkeğin ve partnerinin erken boşalmaya ilişkin öznel deneyimleri olumsuz değilse, erken boşalma sorunu yok demektir. Erken boşalma ancak erkeği, partnerini ya da her ikisini de rahatsız ettiğinde ve ilişki için bir tehdit halini aldığında sorun olur. Nesnel performans bileşeni ise, erken boşalmanın istatistiki parametrelere dayalı olarak tanımlanmasını içerir ve bu tanım, genellikle cinsel terapistler ve ruh sağlığı uzmanları tarafından bilimsel verilere dayanılarak yapılır. Genel istatistikler, cinsel birleşme süresinin 7 dakika ve üzerinde olmasının "uygun", 7-15 dakika arasında olmasının "arzulanan süre" olduğunu gösteriyor. Nesnel performansa göre erken boşalma, cinsel birleşmeden hemen önce veya hemen sonra istemsiz ve denetimsiz olarak boşalma olması ya da cinsel birleşmeyi 7 dakika sürdürememe olarak tanımlanıyor.
ERKEN BOŞALMA HASTALIK DEĞİL UYUMSUZ DAVRANIŞTIR…
Boşalma refleksi tetiklenmeden hemen önce erkeğin vücudunda, kırmızı ışıktan hemen önce uyarı amaçlı yanan sarı trafik lambası gibi "sarı ışık" yanar ve "devam edersen boşalırsın uyarısı" ortaya çıkar. Bu ışığı fark ettiğinde durabilen, nefsini, nefesini ve ritmini yavaşlatabilen bir erkek "dolaylı olarak" boşalmasını da denetim altına alabilir. Bu nedenle erken boşalma sorununun öznel deneyim ve nesnel performans bileşenlerinin dikkate alındığı en güncel yaklaşıma göre, bu sorun bir hastalık, bozukluk ya da eksiklik olarak görülmez, uyumsuz cinsel davranış olarak kabul edilir. Yani erken boşalma çiftin cinsel uyumsuzluğudur, istemsiz ve denetimsiz boşalmadır. Bu sorunun tespitinde şu sorulara cevap aranır: “Cinsel birleşme ve boşalma arasındaki süre ne kadar?”, “Boşalmayı geciktirebiliyor musunuz?”, “İstediğinizden önce boşaldığınızda kendinizi sinirli, gergin ve üzgün hissediyor musunuz?”, "Eşinizle cinsel uyumunuz nasıl?, "Partner ilişkinizde bir sorun var mı?" Erken boşalma sorunu, her iki bileşenin varlığını işaret eden cevaplar doğrultusunda tespit edilir. Bu soruna neden olabilecek çok sayıda faktör vardır. Bunların en başında, duygusal ve ruhsal sağlığı etkileyen psikolojik faktörler gelir. Erken boşalma davranışının düzeltilmesi, başka bir ifadeyle boşalma refleksinin partnerle uyumlu hale getirilmesi bir davranış değişikliği gerektirir ve bu da cinsel terapist tarafından uygulanacak cinsel terapi teknikleriyle sağlanabilir. Cinsel terapi ile, "rahatlamış ve gevşemiş bir halde, sevişmenin ve dokunmanın verdiği hazza odaklanarak, haz alıp haz verebilme, ruhu ve bedeni paylaşabilme, ne olursa olsun bir şekilde boşalabilme bilim ve sanatı" olarak tarif ettiğim "seks yapma davranışları" geliştirilebilir ve "güzel sevişme sanatı" öğrenilebilir.